R.C.D. YÖNETiM POTANSiYELiNiN GELişTiRiLMESi

November 16, 2017 | Author: Aylin Gökmen | Category: N/A
Share Embed Donate


Short Description

Download R.C.D. YÖNETiM POTANSiYELiNiN GELişTiRiLMESi...

Description

R.C.D. YÖNETiM POTANSiYELiNiN GELişTiRiLMESi Yazan: Dr. Anwar QURESHI 21 Temmuz 1964 tarihinde, İstanbul'da, İran, Pakistan ve Türk Hüku­ met Başkanlan arasında imzalanan tarihi bildiri, adı geçen üç ülke tarafın­ dan girişilen Kalkınma Için Bölgesel Işbirliği (R.C.D.) hareketinin ıbaşlangıç noktasını teşkil ediyordu. Bildiride, Bakanlar Konseyi'nin inceleyeceği ve müştereken planlanmasını ve yerine getirilmesini sağlayacağı on belli faali­ yet alanı sıralanıyordu. Bu faaliyet alanlarından biri de, üye ülkelerin, uz­ man ve eğitim tesisleri açısından, birbirlerine karşılıklı teknik yardımda bu­ lunmaları konusuyle ilgiliydi. Gerek Bakanlar Konseyi ve gerekse söz konu­ su hedefin gerçekleştirilmesi amacıyle kurulmuş bulunan R.C.D. Teknik İş­ birliği ve Kamu Yönetimi Komitesi, konu üzerine önemle eğilmiş ve bu yol. da ,bölgesel işbirliğinin düzenlenmesine ilişkin bir taslak ortaya koymuştu. Taslaktaki maddeler arasında, bir R.C.D. Amme İdaresi Enstitüsü (R.C.D. Lnstitute of Public Administratwn) kurulması fikri de yer almaktaydı. Ka­ mu yönetimi alanında eğitim vermek üzere bölgesel nitelikte bir enstitü kurul­ ması fikrinin ardında, herhalde, böyle bir enstitü'nün, R.C.D. ülkeleri ara­ sında,bölgesel işbirliğinin ortaklaşa tanzimi suretiyle geliştirilecek pro­ jeleri üzerine alabilecek ve uygulama alanına koyabilecek bir insangü­ cü akımını sürekli olarak sağlayabileceği düşüncesi yatmaktaydı. Enstitü fik­ rini ortaya koyanların, eğitim ve yetiştirme fonksiyonunun yanı sıra tasarla­ dıklarıdiğer ,bir tali fonksiyon da, müşterek işbirliği alanlarında ve projelerin yürütülmesinde, üye ülkeler arasında işbirliği ve katkıda ıbulunma sorunlan üzerinde Enstitü tarafından araştırmalarda bulunulmasıydı. Bu açılardan bakıldığında Enstitü'nün, eğitim ve araştırma faaliyetleriyle, bölgesel işbir­ liği plan ve tasarısını anlamlandırma ve R.C.D. hedeflerinin gerçekleştiril­ mesine yardımcı olma yönlerinden rehberlik edebilecek ve yapıcı düşünceler getirebilecek bir merkez olarak tasarlandığı anlaşılmaktadır. PAKİSTAN'DA YAPIlAN KAMU YÖNETİMİ R.C.D. ORTAK KURSLARı

Bir R.C.D. Amme İdaresi Enstitüsü kurulması yolundaki tasarının üze­ rinden uzun bir süre geçmiş bulunduğu halde, bugüne kadar, şekli bakım­ dan dahi olsa, böyle bir enstitü'nün kurulması gerçekleştirilememiştir. Yu­

RCD YÖNETİM POTANSİYELİ

117

karda serdedilen düşüncelerin sonucu, Lahor'daki Pakistan Yönetim Kole­ ji'nde, (Pakistan Administrative Staff College) ilk defa olark, 8 ekim -18 kasım 1967 tarihleri arasında, «İran, Pakistan ıve Türkiye için Kamu ve İş­ letme Yönetimi R.C.D. Ortak Kursu»nun düzenlenmesi olmuştur. Bu kurs Pakistan'ın eski Cumhurbaşkanı Mareşal Eyüp Han tarafından yapılan açış konuşmasıyle başlamış ve geniş çapta basın haıberleriyle her üç ülkenin kamu­ oylanna duyurulmuştu. Kursa, İran'dan altı, Pakistan'dan on ve Türkiye'den beş kişİ olmak üzere yirmi bir kursiyer katılmıştı. Ayrıca ve Pakistan'lı ko­ nuşmacılar dışında, Iran'dan bir, Türkiye'den de iki konuşmacı, gerek ders vermek, gerekse grup tartışmalarına iştirak etmek suretiyle kurs çalışmala­ nna katkıda bulunmuşlardı. R.C.D.'li kursiyerler için düzenlenmiş bulunan bu kursta çalışmalar dört bölümde toplanmıştı. Bu dört bölümün her birine dahil konular aşa~da gösterilmiştir:

Bölüm i a)

Pakistan ve Türkiye'nin devlet teşkilatlan Pakistan ve Türkiye'de bütçe ve mali kontrol c) Yönetirnde !beşeri ilişkiler d) Örgüt çalışmaları ve yöneticinin rolü

b)

Bölüm II a) tb)

İran, İran,

Kalkınma iktisadı Uluslararası ilişkiler

Bölüm III a) «İran, Pakistan ve Türkiye'de Kalkınma Yönetimi. konulu seminer ( i) Mahalli idareler (ii) (iii)

E~tim Tarım

b) R.C.D.

Kavram, yapı, örgütlenme, 'kaydedilen ilerlemeler ve gelece~

Bölüm IV a) Pakistan'da inceleme gezileri

ib) İran ve Türkiye'de inceleme gezileri.

Kursun yönetiminde kullanılan yaklaşıım grup çalışması yöntemine da­ Kurs gruplara ayrılmış, yukarda tanımlanan konuların her biri için grup başkanı ve sekreteri olarak çalışacaklar seçilip, bunlara toplantı­ lann yönetiminde ve raporlann hazırlanıp sunuluşunda yapılacak işler ay· nntılı surette tarif olunmuştu. Aynca kursiyerlerin her birine de, konular, inceleme yöntemleri, zaman cetveli, ilgili dokümanlar ve kitap ve deı:ıgilerde baş vurulacak yazı ve makaleleri gösteren listeler dağıtılmıştı. Programda, grup tartışmalanndan başka, gerek Pakistan Yönetim Koleji'nin mensupla­ n ve gerekse dışardan çağınlan misafir konuşmacılar tarafından verilen te­ mel ya da yardımcı nitelikte ders ve konuşmalar da yer almış bulunuyordu.

yanıyordu.

118

AMME İDARESİ DERGİSİ

Kurs süresince yapılan çeşitli toplantılarda kursiyerlere hitap eden 26 ko­ nuşmacıyı ihtiva eden liste, zamanın Pakistan hükümetindc önemli pozisyon­ larda görev yapan kabine sekreteri, dışişleri sekreteri, eğitim sekreteri gibi önemli kişilere de konuşmacılar arasında yer vermiş olması bakımından ilgi çeldci bir nitelikteydi. Hatta İran ve Tür.kiye elçileri dahi, ülkelerinin izle­ diği dış politikalar hakkında kursiyerlere hitaıben konuşmalar yapmışlardJ. Kurs konularıyle ilgili faydalı dokümanlar, makaleler, konuşmalar ve grup raporları da teksir edilerek kursiyerlere dağıtılmıştı. Kursiyerler ilk dört haftayı Kolej'de, programa dahil konular üzerinde dershane çalışmaları yaparak geçirmişIerdi. Diğer iki hafta'dan biri Pakis· tan'da, diğeri de İran ve Türkiye'de olmak üzere, inceleme gezilerine has­ rolunmuştu. tran'a ve Türkiye'ye yapılan gezilerde, Türldye'den gelenler İran'a, İran'dan gelenler Türkiye'ye, Pakistan'lı kursiyerlerin ise yarısı Tür­ kiye'ye, kalan yarısı da İran'a gönderilmişlerdi. Geziler sırasında her üç ülkede kalkınma projeleriyle ilgili tesisler kadar, tarihi ve kültürel yerler de ziyaret olunmuştu. Gittikleri yerlerde adlarına verilen kabul, parti ve yemeklerle basın ve televizyon mülakatlarına da katılan kursiyerler, 18 ka­ sım 1967 günü Tahran'da toplanarak izlenimlerini" tartışma fırsatını bul· muşlar ve kurs 19 kasım günü İran Hükümeti'nce verilen bir yemekle so­ na ermişti. Bu ilk kurstan sonra, kamu yönetimi R.C.D. ortak kursları, Pakistan Yönetim Koleji'nin yıllık rutin faaliyetlerinden biri halini almıştır denebilir. Nitekim, aynı nitelikteki ikinci kurs ta, birincisinden iki hafta kadar daha uzun süreli olmak üzere, 6 ekim - 1 aralık 1968 tadhleri arasında yapılmıştı. Bu kursta, İran'dan bir kursiyerin daha katılmasıyle, kursiyer sayısı yirmi ikiye çıkmıştı. .Bölümler arasındaki, bazı aktarmalar dışında, kurs müfre­ dat programında esaslı bir değişiklik yapılmamıştı. Örneğin kalkınma yö­ netimi semineri I1I'üncü Bölümden I1'nci Bölüm'e alınmış, örgüt çalışma­ ları ve yöneticinin rolü I'inci Bölüm'den I1I'üncüBölüm'e aktarılmıştı. R.C.D. - kavram, yapı ve geleceği konusu önceki müfredat programında III'üncü Bölüm'ün bir parçası iken, :bu kez, bunun için ayrı bir IV'üncü Bölüm meydana getirilmiş, ilk programda IV'üncü Bölüm'ü teşkil eden in­ celeme gezileri ise bu kez V'inci Bölüm halinde düzenlenmişti. Bu yazının yayımlandığı tarihe kadar, Pakistan Yönetim Koleji'ndeğ üç ve dördüncü kamu yönetimi ortak kursları da yapılmış olup bu kurslar bun­ dan böyle de devam edecektir. Üç ve dördüncü kursların müfredat prog­ ramlarının yukarda tanımlanan ilk iki kursunkilere geniş ölçüde benzerlik gösterdiği gözlemlenmekteydi. Biz bu yazının amacı 'bakımından, diğer kurs­ ların ayrıntılarına inmektense ilk iki kursun değerlendirme sonuçlarını eleş­ tirmeyi yerinde ve yeterli buluyoruz, Kurslann Kursiyerlerce

Değerlendirilmesi

Yukarda anlatılan her iki kursun da değerlendirilmesi, kurslar sonunda kursiyerlere geleneksel tarzda soru kağıdı usulü uYigulanmak suretiyle ya­ pılmıştı. Soru kağıtlarında yer alan belli başlı sorular şunlardı: Kurs ko­ nuları birbirleri ile karşılaştırıldığında, hangileri diğerlerine oranla daha

RCD YÖNETİM POTANSİYELİ

119

faydalı

idi? - Konulara ayrılan saatler yeterli miydi? _Hangi konuların Çı­ ve hangi konuların programa eklenmesi sizce isabetli olabilir? Bu ve benzeri sorular yanında, kursta kullanılan öğretim tekniklerinİn et­ kinlik derecesi, inceleme gezilerinin faydalı olup oımadığı, yatacak ve otu­ racak yer temininde yetersizlik ve aksamalar bulunup bulunmadığı ve nİ· hayet genel görüş ve düşüncelerin neler olduğu soruları da soru kağıdına dahil olunmuştur. karılması

Kursiyerlerin bu sorulara verdikleri cevaplar genellikle olumlu yöndey­ di. Kursiyerler, müfredat programındaki konuların çoğunu destekliyor, üç üye ülkenin sorunlarına geniş bir açıdan bakılmasını faydalı ve çok yerin­ de sayıyor1ardı. Soru kağıtlarının genel görüş ve düşünceler kısmında ser· dolunan öğütler ve gözlemler şu tarzda özetlenebilir: ı.

R.C.D.

kursları,

rotasyon

şeklinde

olmak üzere, her üç ülkede

de

yapılmalıdır.

2. R.C.D. kursları, sonradan her üç ülke arasında bileşik bir sevk ve idare merkezi olabilecek ve ihtiyaca göre yetişkin elemanlar sağlaya­ bilecek surette devam ettirilmelidir. 3. Teorik ve sadece bilgi niteliği taşıyan açıklamalardan ziyade, üç ülke arasındaki ortak sorunların ve uyıgulamada karşılaşılan güçlüklerin ele alınmasına ağırlık ve öncelik verilmelidir. Daha iyi sonuçlara va­ rabilmek bakımından sorunlara daha analitik bir yaklaşımla inilebil· melidir. 4. BiJibirini daha iyi anlayabilecek, memleketlerindeki mevki ve statü­ leri bakımından IbiJibirine daha uygun ve İngilizce dil bilgileri de yeterli kişilerin kusta biraraya gelmelerini mümkün kılacak ve her üç ülke için de geçerli sayılabilecek kursiyer seçim kriterleri tespit olun­ malıdır.

5.

Dış

geziler kurs müfredat programındaki konularla bağdaştınlmah­ daha çok zaman ayrılmalıdır. Etütlere ve analiz tekniklerine daha fazla önem ve ağırlık verilmelidir. Geziler, R.C.D. ülkelerinin ortak faaliyet halinde bulunduklan tesisleri, R.C.D. Sek­ retaryasını, R.C.D. Ticaret Odasını ve projelerde kaydolunan -gerçek ilerleme durumunun etüdünü mümkün kılmak üzere, her ülkedeki ortak amaçlı projelerden en az birini kapsamına alacak surette dü­ zenlenmelidir. dır. Özel projelere

Kurs

Değerlendinne

Sonuçlanmn

Eleştirisi

Yukarda sayılanlar dışında, kursiyerlerin diğer sorulara vermiş olduk­ lan cevaplar, kursun genel gidişinden memnun olduklarını göstermektedir. Ancak sadece bu memnunluğa bakıp, yukardaki düşünce ve gözlemlerin önem ve kursla ilişki derecesini küçümsemek :hatalı bir tutum olur. Örne­ ğin samİml bir hava içinde geçen resepsiyonları ve turistik yerlere yapılan ziyaretleri kapsayan gezi programları, bu programlara katılan kursiyerler­ de memnunluk duygusu uyandırmağa yeter bir neden olarak düşünülebi­ lir. Sadece buna bakarak, kursların akademik yönünün zayıf ya da hiç

AMME

120

İDARESİ DERGİSİ

doyurucu olmadığı şeklinde bir kanaat ve izlenime varmak doğru değil­ dir. Üç ülkedeki hükümet ve yönetim yapısının şekil ve niteliklerine, hal­ kın sosyal ve ekonomik yaşantısına, kalkınma sorunlarına ve geleceğine, biııbirine çok yakın dini inanç ve kültürel yapıların kalkınma projeleri ve tasanları üzerindeki katkılarına ilişkin bilgiler, kuşkusuz kursiyerler ara­ sında toplu 'bir memnunluk ve anlaşma ortamı geliştirmiş olmalıdır ve nİ­ tekim bir kısım kursiyerler de, soru kağıtlarına verdikleri cevaplarla bu gerçeği

onaylamış bulunmaktadırlar.

Bütün bu nedenlerle, kursun iyi ve yapıcı tarafları bulunduğu gerçeğini gözden uzak tutamayız. Kendi ülkelerinden gelerek bir araya toplanan olduk­ ça az sayıdaki yöneticiler arasında kursun geniş bir anlayış iklimi yarattı­ ğı ve bir tür iyi-niyet ortamı geliştirdiği her türlü kuşkudan uzaktır. Aynca bu tür kursların, katılanlar üzerinde kişisel gelişim yönünden de faydaları bulunduğu belirtilmelidir. Bir örnek olmak üzere, kursiyerlerin, çevrenin sürekli ,bir değişiklik halinde bulunduğu bir grupta, bir arada geziler yap­ malarının, bizzat kendi zihinsel ve ruhsal yapılarında da açıkça gözlemlenebi­ lecek zenginlikler yarattığını hissetmiş olacakları muhakkaktır. Burada kurslara

karşı

yöneltilebilecek ana sorulardan biri, bu kursla­ R.C.D:nin amaçlarıyle hangi ölçüye kadar ilişki ve paralellik halinde bulunduğu sorusudur. Diğer ibir deyişle, acaba bu kurslar, üç üye ülke arasında işbirliği tesisi için tasarlanan bölgesel bir düzenleme­ nin hedef ve amaçlarına hangi ölçüye kadar yardımcı olaıbilmektedir? Bi­ lindiği gibi. R.C.D.'nin amaçları çok yönlüdür. R.C.D., ticari, iktisadi ve kül· türel alanlarda, dayanışma ve işbirliği yolunda tertipler geliştirmek amacıy­ le yaratılmıştır. Bölgesel işbirliği, üç üye ülke arasında seııbest ticaret akı­ şını, müşterek bir ticaret ve sanayi odasının yapıcı rehberliği altında sanayi alanında ortak gayeli projeler kurulmasını, müşterek bir sigorta ve reasü­ rans sistemi geliştirilmesini, bir R.C.D. Ticaret Bankası kurulmasını, ulaş.­ tırma ve haberleşme araçlarının ve turizm faaliyetlerinin iyileştirilmesini, ve R.C.D. ülkeleri arasında ,bir kara ve demiryolu bağlantısı kurulmasını öngörmektedir. Bunların yanı sıra yer alan diğer işbirliği alanları ise, müş­ terek bir uluslararası havayolları sistemi kurulması. kültürel mübadele ve işbirliği, basın ve haber araçlarının geliştirilmesi, sağlık ve aile planlama­ sı, teknik işbirliği, tarım ve benzeri konulan ilgilendirmektedir. rın, doğrudan doğruya

Bütün bu alanlarda katkıda ıbulunmayı ve işbirliği sa~amayı amaç edi­ nen çalışmaların, üç ülkenin iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmalarını ilgilen­ diren ve üzerlerinde bu ülkelerce ortaklaşa görüş birliğine vanlmış çeşitli projeleri planlayıp uygulama maksatlanyle sık sık toplanagelen komite ve kurullararacılığıyle yürütülmekte olduğu bir gerçektir. Ayrıca, bazı alan. larda önemli ilerlemeler kaydolunduğu halde, diğer bir kısım alanlardaki ilerlernelerin henüz daha başlangıç aşamalarında bulunduğu da bilinmekte­ dir. Bu gerçeklerkarşısında, Kamu ve İşletme Yönetimi R.C.D. Ortak Kurs­ lanmn, özel surette ve betabsis bu faaliyet alanlarıyle ilişkilendirilmesi yolunda harcanan çabaların kapsam ve genişliğinin ne olduğu sorunu ortada durmaktadır. Bu hal daha başka ara sorunlara da yol açmaktadır. Örneğin söz konusu kurslara katılmış olanlardan kaçı çeşitli R.C.D. komitelerinden

RCD YÖNETtM POT I\NStYELİ

121

ya da onlara bağlı birimlerden gelmişlerdir ve ıbunların kurslarda görmüş 01­ duklan eğitimden ve R.C.D. işleri üzerindeki .görüş ve tecrÜlbelerinden hangi ölçüye kadar istifade sağlanaıbilmiştir? İran ve Türkiye'den beş ya da altı, Pakistan'dan ise on kadar kursiyerin, özellikle yılda sadece bir defa yapıl· makta olan bu tip kurslara katılmalannın, bölgesel işbirliği alanlarındaki sorunlarda ilerleme kaydı bakımından haiz olduğu etkinlik derecesi yeterli midir? Anlamlı sonuçlara erişilmesini sağlayabilmek yönünden, üç üye ül· keden kurslara katılan memur-kursiyerlerin memuriyet statüleri ve İngiliz­ ce dil bilgileri yeterli sayılabilir mi? Özel projeler için eğitim ihtiyaç ve İs­ teklerini tespit babmından ilgili R.C.D. komiteleri arasında etüt ve araştır­ malar yapma hedefine çevrik bir yol ve yöntem geliştirilmiş midir? Kurs­ ların örgütlenişi ve geliştirilmesi yönünden, Taıhran'daki R.C.D. Sekretarya­ sına ve her üç üye ülkenin hükümet teşkihltlarında :görevli R.C:D. birimle­ rine danışılmasını ve onlann da görüş ve fikirlerinin alınmasını mümkün kılacak bir sistem ve tertip düşünülmüş ve vücuda getirilmiş midir? Belki bütün bu sorulara verilebilecek cevaplar olumsuz olacaktır. R.C.D. ortak projelere iyi yetişmiş ve eğitim görmüş insangü­ cü sağlama yolunda herhangi bir merkezi ve sistemli eğitim politikası bu­ güne kadar tespit olunmamış olduğuna göre, Pakistan Yönetim Kolejini tek ıbaşına bütün bu sorumluluklara muıhatap tutmak aslında bir haksızlık sayılmak gerekir. Bilindiği gibi, üç ülkenin hükümet başkanlan, İstanbul'­ da yayınlanan ortak bildiride, bölgesel işbirliği teşkilatınca izlenecek p0­ litikanın ana çizgilerini tespit etmiş bulunuyorlardı. Halen, hükümet baş­ kanları tarafından alınmış kararlara uygulamada bir şekil vermek, iLgili her üç ülkenin de resmi mekanizmalarına düşen bir sorumluluk olmakta­ dır. Üç üye ülkenin resmi ya da bürokratik mekanizması ise, bütün bu iş­ leri ancak, bazı ileri ülkelerde geniş kapsamlı projeleri elverişli ve karlı bir tarzda gerçekleştirme yolunda kullanılmakta olan modem araçlarla ve yönetim teknikleriyle donatılaıbildiği takdirde yapabilir. Pakistan Yöne­ tim Koleji'nde yapılagelmekte olan R.C.D. kurslan, bu alanda istenenleri ve beklenenleri karşılamaktan çok uzak kalmaktadır. Kursların müfredat prog­ ramlan R.C:D. tarafından ele alınan ortak projelerle özel surette ilişkilendi­ rilmiş olmadığı gibi, kurslara katılacak olanlar da adeta tesadüfi bir tarzda seçilegelmektedirler. Kurslara görevlerinden aynlmalannda sakınca görülme­ yen kişilerin katılması ana kriter olarak alınmış gibidir. İran ve Türkiye'den kursa katılan kişilerin yüz yüze geldikleri bir güçlük de İngilizce Hsan bilgisi sorunudur. Bu ülkelerde üst rütbeli memurların çoğu pek iyi İngilizce bilme­ mekte, yeterli derecede İngilizce dil bilgisine sahip elemanlara daha çok ör­ güt ve kuruluşların orta kademelerinde rastlanmakta, bunun sonucu olarak da, Pakistan'dan seçilenIerin üst kademe yöneticileri olmalanna karşılık, Tür· kiye ve İran'dan gelen yöneticiler daha çok orta kademe seviyesinden seçile­ gelmektedirler. R.C.D. çalışmalarının ihtiyaçlarına uygun düşecek tarzda bi­ çimlendirilebildiği ve İran ve Türkiyeden katılan elemanların, gerekirse bun­ lar için tercüman ya da mütercim kullanılmak suretiyle dahi olsa, Pakistan'­ dakiler gibi, güdülecek politikanın tespitinden sorumlu üst kademe yönetici­ leri olmalan sağlanabildiği takdirdedir ki, burada sözü edilen kursların de­ vamı için pek çok kuvvetli nedenler ileri sürmek mümkün olabilecektir. tarafından girişilen

AMME İDARESİ DERGİSI

122

R.C.D. YÖNETİM POTANSİYELİNİN GELİşTİRİLMESİ - BİR TEKLİF

R.e.D. elemanlarının kamu ve işletmecilik yönetimi eğitimine olan ih~ yeniden şekillendirilmiş bile olsa, yılda ,bir yapılan kısa süreli kurs~ lann sağlayaıbileceğinden çok daha fazladır. R.C.D. Komite ve Kurullarının, kendi planlarını yürütmede ıbirtakımgüçlük ve sorunlarla karşı karşıya kaldıkları ve halen de kalmakta olduklan bütün ilgililerce bilinmektedir. Üç üye ülke arasında ser:besrt ticaret ve mal mübadelesi el'an ve sadece bir temenni niteliğini muhafaza etmektedir. Son yıllarda, bu sorunu incelemek ve R.C.D. ülkeleri arasında mütemmim ticarı ilişkilerin kurulması İmkan­ larının bulunup bulunmadığı hususunda bir rapor hazırlamak üzere, UNCTAD'~ dan yardım. talebindebulımulmuş ve bu talep gereğince adı geçen ör~ güt tarafından hazırlanan rapor 1%9 yılında ilgililere sunulmuştu. Aynı şe~ kilde, R.C/D. Sekreteryası, bölgede sanayiin geliştirilmesi için, bir R.C.D. Ağır Kimya ve Elektrik örgütü kurulması yolunda gerekli etütlerin yapıl­ ması amacıyle UNIDO ve UNDP ile de temas halindedir. tiyaçları,

İran, Pakistan ve Türkiye'de kamu ve işletmecilik yönetimi alanında, halen, bir yetenek kıtlığının ,bulunmayışı memnunlukla karşılanmalıdır. Her ülke, bu konudaki eğitim kuruluşlarının ve diğer kamu ve özel sektör ör:güHerinin personel kadro ihtiyaçlarını karşılayabilecek sayıda ve eğitim­ lerini Amerika, İngiltere ve Almanya gibi ileri ülkelerdeki üniversitelerde yapmış, oldukça üstün kalitede elemanlara sahip bulunmaktadırlar. Eğer bu yetenekler bir araya getirilir' ve kendilerinden uygun surette yararlanı­ labilirsebunlardan sağlanabilecek faydalı hizmetlerin maliyeti, üç üye ül­ kenin yaşantı ve sorunlarına vakıf olmaları beklenemeyecek olan yabancı örgütlerden kiralanan hizmetlerin maliyetine oranla, çok daha ekonomik olabilecektir. Eğer üç ülke arasındaki bölgesel işbirliği, deyimin işaret etti­ ği anlamda ve etkin bir tarzda gerçeklik alanına intikal ettirilecekse, bu üç üye ülkenin, ilerleme ve kalkınma yolunda ,besledikleri ümitlerin ger­ çekleşmesine yardımcı olacak tedıbirleri almaları bir zorunluluk olmaktadır.

R.C.n:nin plan ve projelerine sistemli ve bilimsel bir yön vermek için Bu görüş ve kanaatledir ki, R.C.D.'nın sağladığı düzen içersinde birlikte girişilen projelerle ilgili olmak üzere, etkin bir eğitim ve yönetim sistemi geliştirilebilmesi sadedinde aşa­ ğıdaki teklif getirilmektedir: ilk

adımların atılması zamanı artık gelmiştir.

1. R.C.D. Sekreteryası, ortak programların ihtiyaçlarını karşılamağa yeter nitelikte ortak yönetim, araştırma ve eğitim kursları düzenlen­ mesine ve geliştirilmesine ilişkin ve genel çi21gileri .gösteren bir p0­ litikayı formüle edecek yayımlamalıdır. Bu politikada, yönetim da­ . nışma servisleri ve araştırma ve eğitim ıbakımlarından üzerlerinde özel bir dikkatle durulması icap eden alanlar da tanımlanmış olma­ lıdır.

2. R.C.D. Sekreteryasında, sorumluluklan aşağıda belirtilen bu Yöne­ timi Geliştirme Danışma Birimi kurulmalıdır: a) R.C.D. yönetimi geliştirme ve eğitim politikasında açıklanan hu­ susları uygulamaya koymak,

ReD YÖNETİM POTANSİYELİ

123

b) Yönetim danışma servislerine ve eğitim ve araştırmaya ihtiyaç gösteren ortak işbirliği alanlarını tanımak ve tanıtmak üzere araştırmalar yapmak. Bu servisler ya doğrudan doğruya ya da tanımlanan alanlarda uzmanlığa sahip kurumlar vasıtasıyle sağ· lanabilir. c) Üç hükümete mensup memurların eğitim ve uzmanlık alanları~ na ilişkin etraflı kayı,tlar tutmak suretiyle bir ortak sevk ve ida· re merkezi geliştirmek. Bu tarzda bir kayıt tutma faaliyeti, be­ lirli alanlarda yetişmiş elemanların seçimine ve bu elemanların, ortak projelerde, gördükleri eğitime ilişkin işlerde görevlendiril. melerine ilişkin tavsiyelerde bulunmağa yardımcı olabilir. d) Doğrusal programlama ve kritik yol analizi gibi yönetim tek­ niklerinden yararlanmak suretiyle büyük çapta ortak projelere aİt plan ya da taslaklar hazırlamak. 3.

Yönetİmi Geliştirme Danışma

Yönetimi Geliştirme ve nün hedefleri şunlardır:

Eğitim

Birimi ile Enstitüsü

ilişkili

olarak bir R.C.D. Bu Enstitü­

kurmalıdır.

a) Ortak projelere ilişkin alanlarda özel eğitim kursları açmak ve sağlamak. Enstitü, kendi bünyesi içinde geniş bir personel kad~ rosuna sahip olacak yerde, ilgili kursların icap ettirdiği sürelerle, üç üye ülkedeki çeşitli kamu ve sanayi yönetimi eğitim kurum­ larının personelinden yararlanma yoluna gidebilir. b) Ortak işbirliğine dayanan projelerde yüz yüze gelinen güçlükler hususunda ~tatbiki olduğu kadar teorik nitelikte - araştırmalar­ da ıbulunmak; işbirliğini gerektiren daha başka alanları ortaya çıkarmak ve bu alanların gayelere elverişli olup olmadığını ve fayda derecesini tayin etmek. İcap eden kalifiye ve yetişkin per­ sonelle, iyi bir tarzda kurulduğu takdirde Enstitü, R.C.D. sek­ reteryası için aktif bir düşünce merkezi olarak vazife görebilir. Bu Enstitü, örneğin Pakistan'daki Milli Kamu Yönetimi Akade­ mileri (NIPAS), Demiryolu ve Kırsal Bölgeler Akademileri ve Mali Hizmetler Akademisi gibi kuruluşlarla ve İran ve Türkiye'~ de bunlara benzeyen eğitim kurumlarıyle işbirliği halinde çalı. şabilir.

4. Yukarda teklif olarak getirilen düzen tesis olununcava kadar, Pa· kistan Yönetim Koleji'ndeki R.C.D. ortak kursları devam ettirilebilir. Bununla birlikte, R.C.D. hedeflerine daha uygun bir hale getirilebil­ meleri için, kurs müfredat programının, tam bir etüt ve inceleme­ den geçirilmesine ihtiyaç vardır. Bu kursun, İran ve, Türkiye'den katılacak üst kademe yöneticileri için tercüman ve mütercimler kul­ lanılmak suretiyle dahi olsa, gerçek bir üst kademe yöneticileri kur­ su haline getirilmesi yolunda çaba sarfedilmelidir. Daha aşağı kade­ melerde bulunan elemanların, bundan böyle, orta kademe yönetici­ leri için, çeşitli idare alanlarında özel R.C.D. kursları açmağa nıuk­ tedir olan Pakistan Kamu Yönetimi Enstitüleri gibi eğitim kurum­ larına gönderilmeleri mümkün olabilir.

124

AMME İDARESİ DERGİs!

Yukarda teklif olunan tarzda bir düzenlemenin uygulamaya konulması halinde, her üç üye ülke arasında paylaşılabilecek oldukça büyük bir mali külfete katlanılması sorunu ortaya çıkmaktadır. Ancak unutulmaması gere­ ken husus, böyle bir düzenlemeye gidilmemesi halinde, durumun, gerek para, gerekse üç ülkenin siyasal prestiji bakımıarından daha çok masraflara yol açaıbileceğidir. Eğitim ve yönetim konusunda yazılan yazılarda sık sık kullanılan «insanlan yetiştirmek para işidir, ama onlan yetiştirmernek, bu paradan çok daha fazlasına malolabilir» SÖZÜ, üzerinde gerçekten durul­ mağa değer. R.C.D.'nin başansı ya da haşansızlığı, :geniş ölçüde, bölgesel işbirliği hedeflerinin gerçekleştirilmesinde görevli personelin yetişme şekil ve derecesine ve eğitim ve araştırma ihtiyaçlannın önceden görülüp karşılan­ masına bağlıdır. R.C.D. Sekreteryası, yönetim alanında yeteneği olan kişileri arayıp bulacak ve bunIan bölgenin işbirliğiyle kalkınma amaçlannı gerçekleş­ tirme yönünde etkin Ibir tarzda kullanılabilecek şekilde biçimlendirilmelidir. Çeviren: Cemll CEM

View more...

Comments

Copyright � 2017 SILO Inc.